“Abarttığımı düşünüyor. Büyüttüğümü.. Ne yapsam bilemiyorum, soluğum kesiliyor öyle zamanlarda..
Oysa bir bilse gülüşünün kıyısına sığınıp bir ömür geçirebileceğimi..
Bilse sesini her duyduğumda içimden durmaksızın bilmediğim, unutulmuş dillerde şarkılar söylediğimi..
Bilse adının geçtiği her yeri ve her şeyi durup durup, incitmemek için parmaklarımın ucuyla sevdiğimi..
Bir
bilse özlemek kere özlemenin imkansız dayanılmazlığıyla hiçbir yere
sığamayıp, kocaman gözlerine gıyabında öpücükler gönderdiğimi..
Ah
bir bilse onu nasıl sevdiğimi hangi kelimelerle söyleyeceğimi bilemeyip
kekelediğim zamanlarda, kelimelerimin arasındaki boşluğu gözyaşlarımla
süslediğimi..
Bir bilse ona ait, ona dair, onunla ilgili ne varsa
kelimelere dökülmüş, hepsini yüreğimin belleğinde sonsuza dek tutmak
istediğimi..
Bir bilse onun benim için ne demek olduğunu ve onu göremiyor olmamın varlığının büyüsünü hiç ama hiç bozamayacağını..
Bir bilse en onun ufak can sıkıntısının bile beni tırnaklarıma kadar ağrıttığını..
Bilse bütün bunları..
Bilse.. Sever mi o da beni?”
Ali Lidar
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder