Balkondan bağıran öbür kadın çok meşgul bir biyografiden izne gelmiş
gibi. Usu huylandırmadan hatırlamaya çalışmak zor iş, hatırlamaya
çalışıyorum, (saflığı fark etmek saflığı kaybetmenin başlangıcıydı
buluyorum). Başından sonuna bu evde bir sürü kadın var ve biri
önündekinin gölgesine basınca bir diğeri çığlığı basıyor. Birbirimize
bir meridyenden öbür meridyene el sallıyoruz. Bir sürü kadının işgal
ettiği küçük bir evde aramızdan uçup gidecek güvercin payları var.
Birkaç
güvercin kaçıyor kapıdan birkaç kopuk ip geçiyor elimize. Birbirinden
bağımsız birkaç olayı bağlayalım diye hayatımızda, kıyıda ağ onaran
balıkçılarla benzer şarkıları söylüyoruz. Nakarat aynı: bundan yirmi
dokuz yıl önce yoktum, bundan yirmi dokuz yıl sonra da olmayacağım.
Bir sürü kadın içinde, ihtiyarlık elden ele dolaşan bir sigara, haliyle kimsenin eline yakışmıyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder