13 Nisan 2014 Pazar

kayıp ruhlar morgu


  • Kayıp Ruhlar Morgu

    Kayıp ruhlar morgu gibi burası.. ve dahası.. 
    Ya kendimizi kaybediyoruz ya da kaybettiğimiz kendimizi, "ruh'suz'luğumuza ruh" arıyoruz.. (Farkında mıyız bilemem..) 
    Kendimizi kaybedip aramaya başladığımız an yazıp çizmeye karalamaya başlıyoruz.. 
    ve yazılıyoruz satır satır..harf harf.. 
    Büyüyoruz bazen.. Büyüdükçe de küçülüyoruz.. siliniyoruz.. 
    Cüce iken dev, dev iken cüce oluveriyoruz.. 

    Kendi eksik ve fazlalıklarımızı mütalaa ediyoruz.. 
    Baktığımız her profilde gördüğümüz her çirkinlik ve güzellikte muhasebe yapıyoruz.. 
    Çoğu zaman güzelliklere veya başka şey'lere dalıp veya ben'cilliğimize sarılıp "sarhoş" olmak istiyoruz.. 
    En sert içkileri fon-DİP yapıyoruz.. Dibine vuruyoruz şişenin.. Derdimiz sarhoş olmak değil.. Kaçmak.. 
    Çünkü cesaretimiz yok özümüze, içimize bakmaya.. (Baksak görürüz çıplaklığımızı..) Korkusuz korkak'lar ordusuna dahil oluyoruz işte.. Gerçek'lerden kaçmanın en kolay yolu bu çünkü.. (Var mı inkar etmek isteyen yada itiraf?..) 
    Ayılınca güzellikleri(mizi) bir yana bırakıp, kirli ve açıkta kalan yanlarımızı seyre dalıyoruz.. 
    İçimize dalıp dışımıza kaçmak istiyoruz.. Dışımıza dalıp tam boğulacakken.. 
    Gidip kir pas içindeki elbisemizi yıkıyoruz.. Temize çıkarıyoruz kirlilerimizi.. (aman ne hoş...) 
    Temizleniyor(muy)uz.(.?.) 
    Öyle kirliyiz ki ve bu kir kalplere sıçrayıp öyle bir pas tutmuş ki... Ulaşamıyoruz yahu.. 
    Kendi 
    kalbimize 
    ulaşamıyoruz.. 
    Dokunmaya korkuyoruz. 

    Saklamaya çalışıyoruz bu iç savaşı.. Giz'leniyoruz.. Temiz giysileri üstümüze geçirip maskeleri kalkan yapıyoruz.. Ört-bas ediyoruz.. (Kim'den gizl-en-iyoruz?..Neden giz'leniyoruz??.) 
    Ve.. Gülüyoruz etrafa.. :) 
    Kalp çığlıklarımızı susturmak için kahkahalar atıyoruz.. Dev'leşiyoruz yeniden.. Önümüze çıkanları ezip geçmek esir almak istiyoruz.. Dev'iz ya hani.. Efendi'yiz ya köle arıyoruz.. (Çaktırmadan!!) 
    Bulamıyoruz.. Bulduklarımız tatmin edemiyor bizi.. Bu kadar doyumsuzuz.. bu kadar aç.. ve bu kadar açıktayız.. Ama dev'iz işte.. 
    Ve karşılaştığımız tüm aynaları kırıyoruz.. Yüzümüze bakacak yüzümüz yok.. 
    Lakin kırdıkça çoğalıyor yüzümüz.. Bu defa hangi yüzümüze bakacağımızı şaşırıyoruz.. 
    Sancı çekiyoruz.. Kalp sancısı.. azap çekiyoruz.. O dev'ce görüntü ardında aciz kimsesiz olduğumuzu fark ediyoruz.. (Kalplerimizdeki kir kendini gösteriyor.. Ne mutlu bize.. :) Henüz dokunamasak da bir ışık yol gösteriyor..Karanlık bir ışık ama ışık işte..) 

    Huzur değil miydi her birimizin yıllardır arayıp da bir tülü "dışarda" -dışımızda- bulamadığımız?? 
    Huzuru nerede ve kimlerde ve nasıl aradığına bir bakmalı insan.. 
    Vazgeçmek yok!! Aramaya devam.. :) 

    Karanlıklar aydınlığa gebe.. İçim bu yüzden rahat.. Kendimi görüyorum.. Kalbimi görüyorum pas tutmuş olsa da.. 
    Yeterince kirlettik kirletildik.. Temizlik için alış-veriş yapmak gerek.. 
    Yıkanması gereken bir yığın bulaşık var.. :) 

    Kolay gelsin.. 
    (kirlilerini görüp yıkamaya cesaret edebilenlere..)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder