Gidersen eğer, gidersen eğer, gidersen eğer
Ama gitmez kalırsan, sana bir gece yaratacağım
Hiç bir gecenin öyle olmadığı ve olamayacağı
Gülüşüne yelken açıp, auranda gezineceğim
Konuşacağım gözlerinle, derinden mest olduğum.
Ama ağlamayacağım gidersen,
hoşçakal kelimesindeki iyinin gidişi için
Gidersen eğer, biliyorum gitmelisin
Birşey kalmadı, güvenilecek dünyada,
sadece boş bir odanın, ağzına kadar dolu boşluğu,
boş bakışaın gibi yüzünde gördüğüm.
Arka planda kalsaydım, köpeğinden bile
mümkün müydü diye düşündüm, yanıbaşında saklaman beni.
(ey hüzün!.
... bıraksan çıkmam gün ışığına
lakin hayatın şu hayhuyu yok mu!.
..
akşam… bir günün kopan kıyameti
karanlık sağar gecenin içlerine
yalnızlık damarlarımıza siyah bir nehir gibi akar
zift gibi koyu bir sürme çeker gözlerimize
zifir döker baktığımız pencerelere..
olsaydı bir dost şimdi
üç beş meşe dalı atabilirdik belki üşümüş ocağa
bir efkâr sigarası doldurur odayı
iki bardak demli çayla ısınırdı içimiz
kaldığımız yollarda donmasaydı nefesimiz..)(ederleziden alıntı)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder